Temel askerliğini yapıyormuş. Bölükte kırk ere izin vermişler. Geç kalırlarsa çadır hapsi var, ancak iyi bir mazeretleri olursa affedilecekler. kırk kişiden otuz dokuzu da Geç kalmış, hep ayni mazeret:
- Atla istasyona celeydum. At catladi, tren kaçtı, Geç kaldum. Derken kırkıncı da tamamlanmış, Temel'e sıra gelmiş. - Senin de mi atin çatladı, diye sormuşlar. - Hayır, demiş. Yoldaki otuz dokuz at leşini geçemedum.